28 Ocak 2010 Perşembe

Bir Başkaydı Bizim Çocukluğumuz -1-


Hemen hemen 80li yılların ortalarından itibaren çocukluğumu hatırlıyorumda ozamanın çocukları,gençleri yaz kış apartman aralarında, boş arazilerde, otoparklarda zamanlarını geçirirlerdi. İstanbul bukadar karışık büyük değildi. En önemlisi tehlikeli değildi. Şehrin göbeğinde bile nefes alınabilecek bahçeler, boş araziler bulunurdu. Bizler oturduğumuz evlerin çevresinde oyun oynarken ebeveynlerin aklı bizlerde kalmazdı. Mahallede herkes birbirini tanırdı. O yılları yaşayanlar anımsar yapılan sohbetleri, oynanan misket, top veya hayal güçlerine göre kendi geliştirdikleri oyunları. Genelde okuldan sonra soluğu sokakda alırdık. Sokağa çıkamayan izin alamayan arkadaşlara inek denilirdi. Kış aylarında sabahçı olanlar şanslı olurlardı. Akşama doğru hava kararına, taki camlardan "xxx nerdesin, yemek hazır, gel artık" seslerine kadar sokaklar onların olurdu. Genelde de oyunun en heyecanlı, önemli anında annelerimiz isimlerimizi haykırır, istemeye istemeye eve dönerdik. Bazende duymamazlığa gelir dönmezdik ama "baban çok kızdı, şimdi aşağıya iniyor" şeklinde haykırış ile arkamıza bakmadan koşmaya başlar ana merkeze kitlenirdik.


Devir değişdi eskisi gibi mahallede oyun oynayan çocuklarda kalmadı zaten oynayacak yerde kalmadı. Haberleri dehşetle izliyorum hergün kaçırılan çocuklar, öyle oyun oynarkende değil. Planlı şekilde bazen hastaneden, bazen okuldan...

DOKUNMAYIN ÇOCUKLARA,ÇOCUKLARIMIZA ...


Eski günlere kısa bir giriş yaptım, şimdilik bukadar. Eski günler etiketi ile karalayacağız akıllarda kalanları, ozamanın oyunlarını, dizilerini,tribünleri, anılarımızı kısacası devamı çok yakında..

Hiç yorum yok: