29 Mart 2010 Pazartesi

Aaa Hafta Sonu Maç Yapıyoruz



Bu Cuma Ankara'da oynadıktan sonra iki hafta üst üste hafta sonunda maç yapacağız. 10 Nisan Cumartesi İnönü'de Trabzon'la, 18 Nisan Pazar da Kadıköy'de Fener ile oynuyoruz.

26 Mart 2010 Cuma

Kalbimizdesin Cenk Abi...


Vefat tarihi 23 temmuz 2000 fakat bugün facebookda bir arkadaşımın sayfasında görünce blogda paylaşmak istedim. Dile kolay 10 sene geçmiş halbuki daha dün gibi hatırlıyorum "Tele kutu" yarışmasını tek kanallı Trt1 zamanlarında. Pazar günleri programı sunarken maçlardan dakika ve skor vermesini, hele hele Beşiktaş'ın gol haberini verirken yüzündeki mutluluk ile farklı sunmasını.. Allah rahmet eylesin, mekanın cennet olsun Cenk abi.. Unutulmayacaksın, kalbimizdesin..

Hoşgeldiniz...


25 Mart 2010 Perşembe

Neşe KAŞ



Çok Güzel Hareketler Bunlar'daki çilolata renkli Neşe Hanım bizim İbrahim Kaş ile evliymiş. Bilen var mıydı? (Gerçi boşanma davası açmış ama...)

24 Mart 2010 Çarşamba

Yavru Kartal Mehmet Uzun'un Hayali Gerçek Oluyor


300 bin kişide bir rastlanan SPPE hastalığına yakalanan ``Şifo`` lakaplı yavru kartal Mehmet Uzun kardeşimizin, BJK İnönü Stadı`nda maç seyretme hayali gerçek oluyor. Beşiktaş Kulübü, Mehmet Uzun`u Cuma günü İstanbul`a getirirken, genç taraftara Cumartesi günü Eskişehirspor ile oynanacak karşılaşmayı tribünden izleme fırsatı verecek.

Sadece maçları izlerken televizyon başında konuştuğu ve ``İbrahim, Ferrari, Rüştü ve Beşiktaş`` dediği söylenen Mehmet kardeşimiz için malesef doktorlar iyileşmesi konusunda umutsuz konuşuyor. Mehmet kardeşimiz, önce BJK Nevzat Demir Tesisleri`nde futbolcularla tanışacak, BJK İnönü Stadı`nda maç izleme hayalini ise Cumartesi günü ise Eskişehirspor ile oynayacağımız maçta gerçeğe dönüşecek olmasına bizde çok sevindik..

23 Mart 2010 Salı

Yalan Makinası

Sen ona bakma yalan söylüyor :))

Türk Spor ve Galatasaray Camiasının Başı Sağolsun..

Allah rahmet eylesin, mekanın cennet olsun Özhan Başkan.
Kısa ve öz olarak "sen bildiğimiz başkanlardan farklıydın."

Özhan Canaydın denince; aklıma yüklü borç altına girmiş Galatasaray'a başkan oldukdan sonra kulübü düzlüğe çıkarmak için çırpınan, ruhsuzlukla itham edilen,taraftarlar tarafından eleştirilen başkan geliyor. Yeni stadyum projesindeki skandallar ve sorunlar, olimpiyat stadyumuna geçici taşınma ile yaşanan sıkıntılar, Kadıköyde yenilen goller sonrası alkış tutması. Camia tarafından eleştrilmesi hatta istifa etmesi için oluşturulan baskılar. Bunların yanında beyfendi kimliği, oturaklı duruşu, saygın konuşmaları ile çizgisini bozmadan devam etmesi ile evet "sen bildiğimiz başkanlardan farklıydın.."


22 Mart 2010 Pazartesi

Atasözleri


.
Mustafa Denizli geçtiğimiz haftayı değerlendirirken atasözleriyle olaylara açıklık getirmeye çalışmış. Kaybedilen puanlar sonrasında şampiyonluğu bir kuşa benzeterek 'kuş kafesten kaçtı mı?' şeklindeki sorusuna "Kuş alışıksa kafese döner" cevabını vermiş.
.
Şampiyonluk yarışı için 'Sırat köprüsünde yürüyüş başladı' şeklinde konuşan Denizli, uzun süredir antremanların basına kapalı olduğunun dile getirilmesini de "Çok muhabbet tez ayrılık getirir" diyerek geçiştirmiş.
.
Son olarak önümüzdeki GS-FB maçı hakkında ne düşündüğü sorulunca da "Önce biz kendi işimize bakalım" demiş. Ona da "El s...le gerdeğe girilmez" deseymiş tam olacakmış.

20 Mart 2010 Cumartesi

Bizleri Heveslendirip, Kursağımızda Bırakanlar UTANSIN !!!

Koskoca camia şampiyonluk yolunda potaya giriyor fakat İstanbul'un göbeğinde yapa yalnız.. "Haydi Kartal" coşkusu ile tempo tutarak maça gidenler, stadyumdan ayrılırken boyunları bükük... Özetle ne yönetim,teknik kadro, topçular ne de taraftar kısacası kimse şampiyonluğu istemiyor.. Bunu anlıyoruz...

Birde bizim gibi stadyuma gidenleri heveslendirip, kursağımızda bırakanlar UTANSIN !!!

Sabır Sabır Döküldük


.
Bu takımın savunması iyi, kolay gol yemiyor diyorduk ama dün öyle iki gol yedik ve öyle golle sonuçlanmaması mucize pozisyonlar verdik ki rakibe şaşırmamak elde değil. Bu takımın skor üretmekte sıkıntıları var, kolay gol atamıyor diyorduk ama dün bir çok net pozisyon bulunmasına rağmen bunları harcadık ve sadece iki kez kaleyi bulabildik ya çıldırmamak elde değil.
.
Sonuç olarak beş dakikada geriden gelip öne geçtiğimiz maçın son beş dakikasında dayanamayınca iki puanı bırakıp döndük. Oysaki rakiplerimizin bu hafta oynayacakları maçlardan önce Pazartesi-Cuma üçerden altı puanı alıp yapışacaktık zirvenin eteklerine. Şimdi altının giden ikisi yüzünden bizim eteklerimiz tutuştu. Hoş İskoç olmadığımızdan giydiğimiz bir etek yok ama giydiğimiz formanın ağırlığını sahaya yansıtan yetenek de yok malesef. Yetenekli olanlar yeterli olmuyor diyelim ya da. Defans iyiyken gol atamıyoruz, zor gol atarken kolay gol yiyoruz. Sapır sapır olmasa da sabrede sabrede ligin sonunu getirmeye çalışırken giden puanlar yüzünden dökülüyoruz.

Futboldan Soğuttular


"Amerikalılar, Beşiktaş yüzünden futboldan nefret ediyor"
CNN Uluslararası'nın futbol editörlerinden James Montague, 'Neden Amerikalılar Futbolu Sevmez' isimli köşe yazısında Beşiktaş'ı kaleme aldı. Montague, köşesinde ABD Milli Futbol Takımı'nın eski oyuncuları, eski kaptanları, yöneticileri ve taraftarıyla konuştu. İşte ünlü gazetecinin ABD Milli Takımı kaptanı Walter Bahr ile yaptığı söyleşide Bahr'ın, Beşiktaş ile ilgili anıları: "O yıllar Philadelphia Nationals takımında oynuyordum.

BİZİ 5-0 MAĞLUP ETTİLER!!! St. Louis'de Beşiktaş'la bir maç yaptık. 2. Dünya Savaşı'ndan çıkmıştık ve kendimize çok güveniyorduk. Amerikalılar'ın, dünyanın en iyi askerleri ve sporcuları olduğuna inanıyorduk. Fakat Beşiktaş bizi 5-0 yendi. Herkes o kadar büyük hayal kırıklığına uğradı ki adeta şok olduk. Bu sonucu asla beklemiyorduk. Futboldan ben bile soğudum."

18 Mart 2010 Perşembe

Çanakkale GEÇİLMEZ !!!



Tarih boyunca bu vatan için canını veren her şehidimizin mekanı cennet olsun, huzur içinde yatsınlar.. Gazilermize ise sabır ve sağlık diliyoruz. Toplum olarak yeterince saygı ve değer veremediğimiz için bizleri affetsinler. Sizler sayesinde bugünlere kadar geldik!!! Sadece özel günlerde değil her zaman hatırlanmanız dileğiyle...

Ben Yalnız Kendime İnanırım...

Düşman ne kadar kuvvetli, gizemli de olsa ben yalnız kendime inanırım !!!

17 Mart 2010 Çarşamba

Birileri Sustu...

İçimizdeki ses karikatürdeki gibi her zaman güzel şeyler söylemez. Önemli olan tartıp, değerlendirip sonra dile dökülmesi, dudaklardan çıkması, çevre ile paylaşılmasıdır.. Seçim sonrası başkan demeç vermediği gibi ortalıklarda da görünmüyor. Takım da yükselişe geçti. Aman maşallah diyelim de yeni bir skandal patlamasın.

Demek ki önceki yıllarda da sessiz sedasız bir köşede otursa idi, herşey çok daha farklı olacaktı. Artık başkanın içindeki ses mi sustu, yoksa içinden gelen her sese kulak asmıyor mu bunu bilemeyiz?? Tek temennimiz "aman başkan sakın konuşma, içinden geçenlerin çoğu sende kalsın..."

15 Mart 2010 Pazartesi

TABELACI OLMAMAK!!!


M.united takımı ligde ve avrupada tam gaz yol alıyor fakat taraftar ise duruşunu bozmuyor hatta vites arttırıyor. Sanırım tribündekilere birilerinin hatırlatması lazım, kulübün gerçek sahibi kongre üyeleri, boşuna yırtınmayın...
,
Olurmu öyle şey? Kongre üyeleri denen olgu varmı ki İngiliz kulüplerinde? Borsaya açılmış şirket statüsünde bir kulüpden bahsediyoruz. Kulübün sahibi şuanki istenmeyen başkan. Öyle seçim falan yok, vermiş parayı satın almış. Gerçekden sahip olmuş.



Peki Beşiktaşdaki durum nedir? Seçim ile gelmiş kendi kafasına göre harcamalar yaparak kendine borçlandırmış. Hatice farklı netice aynı. Taraftar ise tabelacı olmuş. Şampiyonluk şansı geldi aman başkana bağırmayın sabote etmeyin söylemleri. Seçim bitti 3 sene daha devam. İşte avrupalı ile aramızdaki zihniyet duruş farkı. İşte aramızdaki makasın niye bu kadar açık olduğunun ispatı.



Stadyumdaki pankartlar, tezahuratlar, hatta renkler değişmiş ama M.united, Milan gibi deve 4 gol sıralıyorken, bizimkiler 2 istifa sesinden etkilenip ligin sıradan takımına puan kaybeder. Yada kaybeder korkusu ile örtbas edilen gerçekler. Duyarsızlık...

14 Mart 2010 Pazar

ELAZIĞ DEPREMİ - BEŞİKTAŞLI MİKAİL

Elazığ depreminde hayatını yitiren vatandaşlarımız için Allahtan rahmet, yaralılara ise acil şifalar diliyoruz. Bu kötü hadise sonrası Beşiktaşlı Mikail haberi ise yüzümüzde bir tebessüm oluşturdu.

13 Mart 2010 Cumartesi

CİMRİ





Bu sezon sahnelenmeye başlayan, Kenter tiyatrosu oyuncularının kendi yorumlarıyla sundukları, klasikler içinde yer alan ünlü "Cimri" oyununu izleme fırsatını kaçırmadım. Harbiye Kenter tiyatrosunda sergilenen "Cimri" nin oyuncu kadrosuda gayet tecrübeli ve bilindik isimlerden oluşuyor. Müşfik Kenter veya Mehmet Birkiye, Kadriye Kenter, Engin Hepileri, Demet Evgar, Bülent Şakrak, İlker Ayrık, Emrah Eren, Hare Sürel ve diğerleri ...

Müzikleri, sahnelenişi, kostüm ve dekor güzelliği ile gayet hoş. Konusu ise cimrimi cimri bir babanın altın dolu çömleğini saklama çabası ile bu altınların peşinde olan oğlu, kızı, evin uşakları,gelin damat adayları ve fakir ahali arasında mücadele ile geçen eğlenceli akıcı birazda çılgın bir oyun..

Bilet fiyatları ise futbol maçlarına göre çok ucuz. Malesef maça giden bizleri hor görenler, itip kakanlar tiyatroya gidenlerden daha fazla paralar verdiğimizi göremiyorlar. Tiyatro sahnesinde ter dökenler ise ne acıdır ki yeşil sahada top koşturanlar kadar değerli olamıyor. Ülkenin gelir seviyesine bakıldığı zaman tiyatro için ideal fiyat budur. Futbol maçlarındaki soyguna ne zaman dur denecek sorusu aklımdan hiç gitmiyor.

Unutmadan yazalım, malesef mart ayı içinde yok ama Cimri oyununu izlemek isteyenler 21-25 nisan arası sahnelenecek 5 oyun için biletleri şimdiden alsınlar..
Bilet fiyatları:
TAM - 25,00 TL
Emekli - 20,00 TL
Öğrenci - 15,00 TL

11 Mart 2010 Perşembe

Bir Şehir Şampiyonluğa Kitlendi

Sivasspor'un geçtiğimiz yıllardaki şampiyonluğu düşlemesinden farklı yeşil beyazlıların şuanki duyguları. Daha canlı, daha heyecanlı, daha coşkulu... Dün kazandıkları maç sonrası lider oldular. Bu gidişatın sonu nasıl olur bilemiyoruz ama otobüsdeki coşku herşeyi gözler önüne koyuyor.

Hafta İçi Mesaisi


.
Aklımızda hesapladığımız üç puanı iki golle hanemize yazıp puan tablosuna ekledikten sonra iyice yanaşmış olduk zirveye. Geçen sene Sivas ile son düzlüğe girmiştik belki de bu sene Bursa ile gireceğiz. Gerçi bu sefer düzlük değil ligin sonu. Uludağ'ın eteklerinde bitiyor bizim için lig. O sebeple işi Sağlam'a bırakmadan kendimizi sağlama alıp gitmemiz lazım yeşil kente. Karlar da erimiş olacak Mayıs ayında. Güneş insanın içini ısıtırken biz de Beşiktaş'ta semti meşalelerimizle yakmak için bekliyor olacağız inşallah.
.
Bobo iki sene önce Ertuğrul Sağlam bizim başımızdayken konvoylarla gidilen İBB maçında kızarmış ve ikili mücadeleye girdiği rakibiyle beraber umutlarımızı da İkitelli rüzgarlarında savurmuştu. Dünse attığı gol ile yeşertti. Sezonun sonuna kadar böyle devam edip gözlerimizi sevinçten yaşartır inşallah. Nobre'nin oğlan da sağlığına kavuşmuş. E o da artık eski formuna kavuşmasa da araya bir gol sıkıştırır artık kalan maçlardan birinde.
.
Bundan sonraki maçımız Denizli ile Pazartesi akşamı. Tam anlamıyla kasap et derdinde koyun can derdinde maçı. Yine bir hafta içi akşamında topçularımızın mesaisini başarıyla tamamlayıp üç puanla dönmeleri dileğiyle rakiplerimizin hafta sonundaki muhtemel puan kayıplarını bekliyoruz.

10 Mart 2010 Çarşamba

Zirveye Tırmanış Başladı



Zirvenin durumu karışık, liderlik koltuğunun müşterisi çok, kazanan oturur. Beşiktaş'ımız uzaklaşır gibi olsada şubat ayı içinde kazandığı maçlar ve diğer takımların puan kayıpları ile iddialı duruma geldi. Bu akşam oynayacağımız erteleme maçını kazandık mı, şampiyonluk yarışı iyice kızışacak. Hazır zirveye tırmanış başlamışken aman dikkat...

Deli İbraaaahim OoooOoooo


.
Bugün Deli İbo'nun doğum günü, umarım akşam maçta es geçilmez.

9 Mart 2010 Salı

Kart Yok Mu?



Belki penaltıyı es geçti, belki ilk goldeki eli de göremedi. Verdiği penaltı da penaltı değildi belki de. Göremedi, sezemedi, yorum farkı der döndürürler bu çarkı. Pekiyi bu itirazın sonucu net değil mi?

Türkiyede İlk ve Tek Taraftar Bandosu



Tribünlerimizde kitle olarak güzel görüntüler oldu mu pek ilgilenmez basınımız. Maç öncesi kameralara güzellik anlamında genelde sarışın, esmer ablalar yakalanır. Sadece olaylı maçlardan sonra kavgalar ve küfürler sebebiyle taraftar haber olur. Kilometrelerce yol gidip deplasman yapanlar ise kimsenin umrunda değildir. Sadece istenmeyen olaylarda rol alırlarsa, ödül almışcasına basında yer alırlar.



Tribünlerimiz renklensin, kavgalar olmasın, fair play eşliğinde eğlenilsin temennisinde bulunanlar güzellikleri görsel ve yazılı basında manşet yapıp teşvik etmedikleri sürece bu gelişme zor olacaktır. Bilinçaltına yerleşen, eğer olay çıkarırsam basında yer alırım, psikolojisini değiştirmek gerekir. Koreografileri, deplasmana giden taraftarları öyle böyle ama kesin olarak manşetlere taşımak zorunludur. Bunun yanında Eskişehirspor tribünlerinde yaş ortalaması 40larda olup gayet ciddi şekilde fakat amatör ruhla taraftarlık görevlerini yapan amcaları sanırım kimse görmezden gelemez, gelemiyorda. İç anadolunun ortasında sanki bir avrupa şehri kıvamındaki küçük ve sevimli bu futbol şehirinin "stadyumu kötü ve eskide olsa" tribünleri çok başarılı. Görsellik anlamında yapılan koreografilerin yanında bandosu ile de kulağa hoş gelen tezahüratları eşliğinde Kırmızı Şimşekleri izlemesi bir başka oluyor. Tebrikler nefesinize kuvvet...





7 Mart 2010 Pazar

Güleriz Ağlanacak Halimize



Bu nedir Allah aşkına?! Bursasporlu futbolcular sadece on beş dakika top oynayabildikleri Diyarbakır'dan geldikleri gibi gidemediler. Polis otobüsünde kafalarında kask, pencere kenarlarında kalkan ile çıktılar şehir dışına. Yukarıdaki fotoğrafta en arkada polis gülüyor, önünde kim olduğunu çözemediğim bir Bursasporlu futbolcu gülüyor, hemen yanındaki ise pencereden gelebilecek taşları kesmeye çalışıyor ve oynanmamış Ankaraspor maçlarından sonra büyük ihtimalle on beş dakikası oynanan bu Diyarbakırspor maçından da üç puanı almış oluyor Bursaspor. Geçmiş olsun mu diyelim, hayırlı olsun mu?

5 Mart 2010 Cuma

Hayırlı Cumalar



19 Mart Cuma:
20.00 Kasımpaşa-Beşiktaş (Recep Tayyip Erdoğan)


2 Nisan Cuma:
20.00 Ankaragücü-Beşiktaş (Yenikent ASAŞ)

03.05.1998 tarihinde kadim dostum ile birlikte Beşiktaş-Antalyaspor maçına giderken vapurda tek tük Beşiktaşlı vardı. Takımın şampiyonluk ile ilgisi kalmayınca ligin sonuna gelirken İstanbulda oynayacağımız son maç öncesi, güzel bahar havası da eklenince haliyle maçada kimsenin ilgisi kalmamıştı. Vapurdan inerken yaşlı bir teyze hastalık bu hastalık diyerek bizi selamlamıştı. Evet oda farkındaydı "Beşiktaş; tedavisi olmayan tek hastalık...."

4 Mart 2010 Perşembe

Cefakar Taraftar -4-



İnönü stadyumu tıka basa dolmuş, giremeyenler veya parası olmayanların mekanı belli, kime sorsanız beleştepe adresini tarif eder fakat beleştepe de zamanında birde koca çınar vardı. Taraftarlar az izlemediler çınarın dallarında maçları keza çınar ağacıda az cefasını çekmedi taraftarların...

İBB Maç Biletleri



Yönetim bilet fiyatlarında indirime gidileceğini ve erteleme maçımız olan İBB karşılaşmasında uygun fiyatlar belirleneceğini duyurmuştu. Kapalı tribünü 50-70 TL, açık tribünleriyse 20-25 TL olarak açıkladılar. Önceki maçlara oranla fiyatların düştüğü doğru olsa da hala tam olarak çıkılamayan ekonomik kriz ve diğer takımların bilet fiyatları göz önüne alındığında açık tribün için bir miktar daha indirim söz konusu olabilirmiş. Tabi bir de bu fiyatların bir maçlık olmamasını ümit ediyoruz.

3 Mart 2010 Çarşamba

Kasap Bayan Futbolcu Görmedim Diyenlere

Bunları Biliyormuyuz?



*Liverpool 1892 yılından bu yana sadece 15 teknik direktörler çalıştı.

*Dünya'da ilk gece maçı 14 Ekim 1878 yılında İngiltere'nin Sheffield şehrinde yapıldı.

*West Ham United 1897 yılından beri sadece 10 teknik diretörle çalıştı.


Devamı sabah.com.tr gazetesinin spor sayfasındaki linkde ..
http://www.sabah.com.tr/multimedya/galeri/spor/bunlari_biliyor_muydunuz_611564314612?tc=25&page=1

1 Mart 2010 Pazartesi

Fenerbahçe-Lille maçı sonrası

Yenilen gol ve elenmenin şoku ile Fenerbahçeli arkadaşın biri Cannes sahillerindeki gibi poz vermiş tribüne..

Hayalet Şehir


Deplasman "sadece maça gitmek değildir" felsefesi eşliğinde olduğu zaman güzeldir demiştik. Kendi çapımızda Beşiktaş ile birlikte gezelim görelim eşliğinde son senelerde bu felsefeyi çok şükür iyi kötü gerçekleştiriyoruz. Bu haftaki deplasman Kayseri olunca, planlar Nevşehir üstünden Kapadokya gezisi ile başladı. Uçaktan öğlene doğru inildikden sonra kiralanan araba ile birlikte Ürgüp,Göreme antik şehirlerine doğru yola çıktık.

Mevsimi olmadığı için az sayıda uzakdoğulu turist vardı, birde siyah beyaz atkılarımızla bizler. Sayılı saatler çabuk geçti, doyamadık ve birçok yeride göremedik bu kısıtlı süre zarfında. Yakında fotoğraflar zaten sitemize eklenecek. Kayseriye doğru yola çıktığımızda saatimiz 17:00'ye doğru geliyordu. Önce "Ananın Yeri" denen kentin meşhur restaurantında karnımızı tıka basa doldurduk. Yağlama,pastırmalı pide,mantı gibi Kayseriye özel yemekler ile çatlayana kadar haşır neşir oldukdan sonra direk stadyuma gittik. Yeni stadyumu uzakdan ışıklandırması ile görünce gözlerimiz kamaştı. Cidden çok güzel görünüyordu, içeriden de gayet güzeldi ve ideal büyüklükte idi.. Isıtma sistemi, çatısı, ışıklandırması, saha görüşü ile çok güzel fakat çıkış kapılarının önündeki 2 yana ayrılan 4-5 basamaklı merdivenler çok itici bir o kadarda seyircilere engel oluyordu.

Maça çok hızlı başlayan oyuncularımız ile 2-0'ı bulunca tribünler daha da coştu. İstanbuldan kendi imkanları ile yaklaşık 300 kişi gelmişti.. Çevre iller, Kayserili Beşiktaşlılar ile bize ayrılan yaklaşık 1700 kişilik tribün tıka basa doluydu. Galibiyet sonrası dört dörtlük bir deplasmana tanıklık etmiş oluyorduk. Maç sonrası Kayseride yapacak birşey bulamayınca, otelde makara yaparak bu güzel günün sonunu getirdik. Kayseri büyük şehir fakat saat 21:00 den sonra hayalet şehir.
27.02.2010 Kayserispor : 1 - BEŞİKTAŞ J.K. : 2
Maçın Fotoğrafları : http://academybjk.com/fiks/arsiv0910/f26.html
Maçın Videoları : http://academybjk.com/fiks/arsiv0910/f0926.html