16 Haziran 2011 Perşembe

Eski Maç Anıları -2-
























Eski maç anıları yazısını 2001 senesindeki Kadıköy deplasmanını anlatarak başlamıştım. Bugün televizyonda haberlerde 16 Haziran olmasına rağmen Ankara'da kış aylarını aratmayan dolu yağışını izlerken aklıma 2004 senesinde Caferağa Spor Salonunda gene Fenerbahçe'ye karşı oynadığımız basketbol maçı geldi. Fotoğraftan anlaşılacağı gibi İstanbul kar altındaydı.
-14 Şubat 2004-
Fenerbahce-BESIKTAS J.K.
.İstanbulda kar fırtınası şiddetini azda olsa kaybetmiş,mevsim normallerine dönmeye başlamıştı ama esareti bir müddet daha devam edecekti.Bu yüzdende sevgililer gününe denk gelen cumartesi akşamı oynanacak olan Beşiktaş-Denizli futbol müsabakasıda kar engeli yüzünden pazar gününe ertelenmişti. Fakat spor salonlarında oynanacak müsabakalarda erteleme yoktu. Cumartesi sabahı sımsıcak yatağımda perdemi açmış, lapa lapa yağmaya devam eden karı seyrederek keyif yapıyordum,takii Kadıköyde oynanacak olan Fenerbahçe-BEŞİKTAŞ bayanlar basketbol maçının haberi telefonuma gelene kadar. Badem ve Anadolu yakasında oturan birkaç arkadaşla yapılan telefon bağlantısından sonra yola koyulduk.
.



















.Son 50 yılın en şiddetli kışını yaşadığımız bugünlerde, İstanbullular evlerine hapisolmuş,sokaklar bomboştu.Zaten televizyonlarda devamlı "mecbur kalınmadıkça sokaklara çıkmayınız" şeklinde anonslar yapılıyordu. Bizim gibi delilerde bu uyarılara kulak asmayarak sevgililer gününü sevgilisiyle geçirmek için yollara düşmüştü. Aşkın gözü kördür bunu herkes bilir ama bizimkisi biraz farklıydı. Tektük geçen toplu taşıma araçlarından bir tanesine binerek Kadıköyde bizimkilerle buluştum. Yerlerin buz oluşundan dolayı düşe kalka, zorda olsa Caferağa Spor Salonuna girdik. Biz geldiğimizde salonun tamamına yakını dolmuştu, ilk periodunda yarısı bitmek üzereydi.























Salonun sağ köşesine geçtik, ne de olsa heryer fenerli seyircilerle doluydu. Köşeye geçtiğimizde "deplasman kısmı şeklinde bir ayırım olmaması yüzünden salonda dağınık dağınık sessizce oturup maç izleyen Beşiktaşlıları" farkettik. Maçın devre arasında bizi farkedenler bizim olduğumuz sağ köşeye gelmeye başladılar. Attığımız sayılardan sonra alkış ile tempo tutarken, geçen sene sevgililer gününde de SSK ile oynadığımız bayan voleybol maçındaydık, bakalım seneye nerede olacağız diye hayıflanıyorduk.. Malum sevgililer günlerini de BEŞİKTAŞ'ımızla geçiriyorduk. Salondaki sayımız artıyordu, deplasman yasağının oluşu ve bu kötü havaya rağmen bu kadar çok seyircimizin oluşu bizi de şaşırtmıştı. (Merak edenlere 50 ye yakın) Bayan basket maçına bu havada bizden başka kimse gelmez sanıyorduk. Maçın Kadıköyde oynandığını da unutmayalım.




















Canlı TV yayını olmaması, sahada farklı bir mağlubiyetin portresi ve bizimde şekil peşinde koşmaya gerek duymamamız yüzünden ortalığı yaygaraya vermedik. Maçtan sonra takıma moral vererek salondan ayrıldık. Dışarı çıktığımızda ise siyah-beyaz atkılı maçtan haberi olmayan bir sürü kızlı-erkekli insanlar görünce salonda kendimizi eğlendirmek maksatıyla olay çıkarmadığımız için ne kadar da haklı olduğumuzu birkez daha anladık. Eğer aksini yapmış olsaydık, bizim yüzümüzden salonun etrafından geçen maçtan haberi olmayan,soğuktan siyah-beyaz atkı takmış masum insanlar zarar görebilecekti...

Hiç yorum yok: